Bayrama yaklaştığımız şu günlerde hasta olmayı hiç istemezdim. Fakat hastalandım. Farenjit olduğunu düşündüğüm rahatsızlığım dün akşam itibariyle zirve yaptı ve bugün düşüşe geçmeye başladı. Umarım bayramın 1. günü pek bir şey kalmamış olacak. Çünkü bayramlarda hasta olmak hem sana eziyet hemde bayramını kutlayacağın kişilere. Benden kimseye hastalık bulaşsın istemem.(Belki gıcık olduğum insanlara bulaştırmak isteyebilirim.:)) Son iki hastalığımda şunu fark ettim. Hastalığın yaklaştığı günlerde vücudum bana bir alarm gönderiyor. Ya çok halsiz oluyorum ya da başım ağrıyor. Genel olarak günlük yapmam gereken işlere karşı bir isteksizlik hissediyorum. Sanırım vücudum şunu demek istiyor. Bağışıklık sistemin düştü düşecek birader sen en iyisi dinlen. Çalışan bir kişi olarak evde yatmak her zaman mümkün olmuyor tabi. Çoğunlukla vücudun gönderdiği alarmı es geçiyorum. Sonuç her zaman aynı hasta oluyorum.
Bayram yaklaştığı şu günlerde bana ve tüm hastalara acil şifalar diliyorum.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere.

Temmuz 2009 itibariyle canım ülkemizde kapalı alanlarda sigara içme yasağı yürürlüğe girdi. Eğer işletmeler veya vatandaşlar yasaya uymazlarsa caydırıcı niteliği taşıyan bir takım cezalara tabi tutulmaktalar. Benim gibi sigaranın insan sağlığı üzerinde zararını idrak etmiş vatandaşlar için bu yasa bal, kaymak oldu. Bekliyordum ki işletmelerimiz ve vatandaşlarımız medeni insanlar gibi yasaya uysun, sigara içmek isteyen gerektiği gibi dışarıya çıksın, içsin sigarasını gelsin veya işletmeler %50 ve üzerinde açık alanlar oluştursun içmek isteyen sigarasını o alanda içsin. Tabi bunlar sadece iyi niyet beklentisi.

Bizde böyle olmuyor, olamıyor. Bizim vatandaşlarımız hepsi zeki ya yasadan kaçarlar. Ya da kaçtıklarını sanırlar. Bizim vatandaşlarımız kabadayı ya, şikayet etmeye kalksan seni tehdit ederler. Ya da ettiklerini sanırlar. Bizim vatandaşlarımız devletten güçlü ya ceza kesilse de ödemiyorum ne yapacaksan yap diye dayılanırlar.(Ama sonra her türlü o cezayı ödetirler adama) Uyarsan işletme sahibini, içen vatandaşı vurdumduymazlık yaparlar, aptal şakalar yapalar.

Bizde vatandaşın veya işletme sahibinin boğazını sıkmadın mı işler istenildiği gibi yürümez. Çünkü bizim vatandaşın çoğu karşısındaki insana saygılı olmak nedir bilmiyor.
Eğer biliyorsa bile öküz olduğu için medeni olarak davranmıyor.

08.11.2009 tarihinde İstanbul - Bostancı tren istasyonunu karşısındaki İstasyon Çay Bahçesi' nde bu yazıyı yazmama neden olan olay yaşanmıştır. İşletme kapalı alanda sigara içen vatandaşlara göz yummuştur. Bunu gören birçok vatandaş sigara içmeye başlamıştır. Vatandaşı uyardığımızda bir çok kişi içiyor, neden sadece bizi görüyorsunuz cevabını aldık. İşletmedeki garsonu uyardığımızda olabilir yanıtını aldık.

Sonuç olarak ben kendime ödev verdim. Böyle durumların tekrarlaması durumunda dün akşam yaptığım gibi önce vatandaşı ve işletme sahibini uyaracağım. Eğer uyarıya kulak asmıyorlarsa şikayet için gerekli birimle iletişime geçeceğim.